Antik ismi Kalpe olan ve geçmişi MÖ 5. yüzyıla kadar giden eski ve önem teşkil eden bir yerleşkedir. Karadeniz sahilinde doğal korunaklı bir liman olan Kerpe koyu 7. yüzyılda Miletli veya Megaralı kolonistlerce Karadeniz deniz ticaret yollarının kullanılması ve korunması amacıyla bir emporion ve liman kenti olarak kurulduğu tahmin edilmektedir.
Özellikle Karadeniz’in deniz tarihi açısından önemli noktaları olan Kerpe Limanı, Kefken Adası ve çevresi Sualtı Arkeolojisi açısından son derece önemli alanlardır. Söz konusu bölgeler, antik dönemlerden itibaren önemli bir liman ve ticaret noktası olarak kullanım görmüşlerdir.
Bölgenin önemine dair bilgilere antik döneme ait kaynaklardan ulaşılabilmektedir. Özellikle Bithynia Bölgesi’nin, Karadeniz kıyıları hakkında bilgileri Ksenophon, Pseudo, Skylaks, Memnon, Arrianus ve Strabon gibi antik yazar, tarihçi ve coğrafyacıların metinlerinde görülmektedir.
Özellikle Atinalı yazar Ksenophon bölge kıyısını, Spartalı Askerlerin Suriye topraklarından vatana dönüş yolculuğunu anlattığı “Anabasis – Onbinlerin Dönüşü” kitabında tasvir etmiştir. MÖ 400 civarında gerçekleşen sefere bizzat katılmış olan Ksenephon, bölgenin karanlıkta kalmış kıyı tarihine ışık tutabilmemizi sağlamaktadır.
MÖ 330 yıllarında yaşamış coğrafyacı Pseudo Skylaks, Kefken adasından ilk bahseden ve Thynias Adası olarak adlandıran antik yazardır ve adayı Herakleialıların işgal ettiğini belirtir.
MÖ 64’te Amasya’da doğan coğrafyacı Strabon “Geographika” adlı eserinde Kerpe ve Kefken hakkında bilgi verir.
Nikomedya’da MS 86 yılında doğan coğrafyacı Arrianus “Periplus Ponti Euxini” adlı Karadeniz seyahatini yazdığı kitabında kıyı şeridi hakkında ve yerleşim yerlerinin aralarındaki mesafeleri de belirterek ayrıntılı bilgi vermiştir.
İspanya Kralı’nın elçisi olarak Timur’un başkenti Semerkant’a doğru yola çıkan Ruy Gonzales de Clavijo’nun kaleme aldığı seyahat (1403-1406) notlarında Kerpe bölgesinden bahseder.
Özellikle 19. Yüzyılda Karadeniz’i kıyılarını ziyaret etmiş seyyahlardan biri olan seyyah F. M. Charles Texier 1833 – 1837 yılları arasındaki Karadeniz kıyılarına ait gözlemlerini 1849 yılında “Description de l’Asie Mineure” adlı eserinde yayınlamıştır.
Yine aynı dönemde Fransız Xavier Hommaire de Hell 1846- 1848 yılları arasında bölgede inceleme gezileri yapmış ve 1860 yılında “Voyage en Turquie et en Perse” başlıklı eserini Paris’te yayınlamıştır.
1940 yılından itibaren Alman bilim adamı C. E. Bosch “Bithynia Tetkikleri” başlıklı inceleme eserini 1946 yılında yayınlamıştır.
Alman bilim insanları Dörner Friedrich Karl und Wolfram Hoepfner 1961 yılından başlayarak Bithynia Bölgesi Kuzey kıyı yerleşimlerini kapsayan yüzey araştırmaları yapmıştır. Özellikle Kefken adasıyla ilgili yaptıkları “Das Eiland Thynias- Apollonia” adlı incelemeyi 1989 yılında yayınlamışlardır. F. K. Dörner’in 1984 – 1986 yılları arasında yaptığı araştırmalar “Historisch-archaeologische Forschungen in Bithynien und an der türkischen Schwarzmeerküste” başlıklı makalede yayınlanmıştır. Bu çalışmalar bölge acısından önemlidir.
Türk bilim adamalarının bölgedeki çalışması yok denecek kadar azdır. Arkeolog Nezih Fıratlı İstanbul Arkeoloji Müzeleri adına 1950 ve 1951 yıllarında Kefken, Kerpe ve Kandıra çevresinde bir takım yüzey araştırması ve kazı çalışmalar yürütmüştür.Araştırmalar sonucunda Karadeniz kıyı şeridini kapsayan Trak kavimlerinin bir boyu olan Thynlerin yaşadığı alanlara ait ilk arkeolojik kalıntıları tespit etmiştir.
Ayrıca Bithynia Bölgesi epigrafi çalışmaları adına Türk bilim insanı Sencer Şahin tarafından 1986 yılında “Katalog der Bithynischen Inschriften im Museum von İstanbul” eserini yayınlanmıştır.
Kültürel Mirası Koruma ve Araştırma Derneği
KÜMAD, Kültürel mirasımızın korunmasına ve bilimsel yöntemlerle araştırılmasına hizmet eden tüm etkinliklerin yerine getirilmesi ile birlikte Konservatör – Restoratör ve Arkeologların mesleki alandaki iyileştirmelerine odaklanamaktadır.